Yavuz Bahadıroğlu ile Osmanlı’da Aile Hayatı Üzerine Söyleşi – 3

(Geçen Haftadan Devam)
Sonra temizlik konusunda da o zamanın Avrupa’sının portresini çiziyor yazar. Mesela diyor İspanya kraliçesi Isabel hayatında iki defa yıkanmakla övünürken, çünkü diyor ki papazlar, vaftiz suyunun üstüne ne kadar az su dökerseniz o kadar çabuk cennete gidersiniz(!) anlayışı vardır. Mesela Britain sarayında İngiltere’de tuvalet yoktur. Lazımlıklarda biriktirip sonra balkonlardan aşağı atılan bir ortam var Avrupa’da. Şemsiye ve fötr de bunun için icat edilmiş. Bir de yüksek topuklu ayakkabılar onun için icat edilmiş. Sokaklar kanalizasyon gölüne döndüğü için ayaklara bulaşmasın diye. O dönemde İstanbul’da 15000 şehir hamamı var. Netice itibariyle bir temizlik kültürü ve su medeniyetinden bahsediyoruz.
             O tarihlerin cadı ilan ettiği Hürrem Sultan Medine’ye ilk su getiren ve Medine’yi
baştan başa çeşmelerle donatan kadındır. Mekke’yi de öyle. Peygamber Efendimiz’in (a.s.m) fukara akrabalarına dağıtılmak üzere her sene 3000 altın gönderen kadındır. Üç üniversite ve sayısız hamam ve cami yaptırmıştır.
              Bir de erkeklere bir tüyo vereyim diyor laf arasında. Çok geç olmadıkça ben anahtarla kapıyı açmam. Niye, bizim kültürümüzde kapıyı içeriden açarlar. Hatta bir ressam bir kapı çizmiş, tokmağı yok. Biri de eleştirmiş, Hocam tokmağı çizmeyi unutmuşsunuz diye. Ressamın cevabı bir harika: “Bu yürek kapısıdır, sadece içerden açılır…” Her ev bir yürek kapısıdır, çünkü evler bizim sığınağımız, ailemiz, en sevdiğimiz insanların bulunduğu yerdir. Sevdiklerimizden biri kapıyı açacak ona gülümseyerek selam vereceğiz.
              Osmanlı’nın dizilerde tasvirini eleştirisini ise ablasıyla geçirdiği bir anısıyla birlikte
bize aktarıyor yazar. Eve geldiğinde yine ablası beddua ederek açmış kapıyı. Demiş ne oldu? Hürrem Sultan demiş, elinde zehir şişesi herkesi zehirliyor, ona kızıyorum. Eyvah demiş ablasına seni kandırmışlar. Bırak o kadını demiş, sen biliyor musun 600 senelik Osmanlı saray hayatında zehirlenerek ölen hiç kimse yoktur biliyor musun? Sonra onu Cihangir camisine götürmüş. Kim yaptırdı bu camiyi biliyor musun demiş, Kim? Hani o dün beddua ettiğin kadın… Ondan sonra senin ameliyatını yaptırmıştık Haseki Hastanesinde hani. Onun tam adı öyle değil, Haseki Hürrem Sultan Hastanesi. Yanında bir cami vardır, bir üniversite vardır, mektep vardır. Yani diziyi dizi olarak seyrediyorsanız sadece her gece
beş saatini yaşamayanlardan olursunuz. O günahı alırsınız. Ama diziyi tarih olarak seyrediyorsanız oradaki iftiralara ve gıybetlere iştirak etmiş olursunuz. Çünkü şu anda yayınlanan bölümlerinin tarihle uzaktan yakından ilgisi yoktur, hepsi yalandır diyor yazar. Para kazanmak için yapılıyor. Amaçları bizim gafletimizi paraya dönüştürmek, tek yaptıkları bu.
                İşte Osmanlı dediğimiz insan, yani yürek adam ailelerde yetiştiriliyordu. Telkinlerde yetişiyordu. Aile sohbet eksenindeydi. Dergahta, camide sohbet vardı kapattık. Şimdi camiye gidiyorsunuz, zaten normal zamanlarda cami kapalı. Diyanet camileri açık tutun diyor. Ben namaz kılacağım, imamı bulun, nerede? Şurada bakkalı var! Siz Allah’ın evini kapatma hakkını nerden alıyorsunuz?
                Konuşmasının son sözlerinde ise “İnşallah minarelerimizden ezanı, gönderimizden bayrağı Allah hiç eksik etmez.” diyor.
                Soru kısmında ise neden okullarda medeniyet, sosyal tarihimizin değil de savaşlardan bahsedildiğinden yakınan birine hak veriyor ve bizim artık insanımızla övünmeye ve övünülecek insan yetiştirmeye başlamamış lazım. Tarihi de medeniyet tarihi
anlamında okumak lazım. Bakın şehirlerimiz yetiştirdikleri ürünlerde övünüyorlar, Malatya kayısı, Gaziantep – baklava, Bursa – iskender vb. Hep mide eksenli! Türkiye denince yabancıların aklına hep şiş kebap ve lokum geliyor. Yahu şiş kebapla bir devlet övünür mü? Bir elinde kola, diğer elinde hamburger, altında kot pantolon ‘Kahrolsun Amerika’ diye bağır! Olacak iş değil.
                Bir de alkışlanmaktan söz açıldığı sırada, alkışlamak yerine dua edin, ayrıca ablam kanser ona da dua etmenizi bekliyorum dedi. Allah acil şifalar versin.

CEVAP VER

Lütfen yorum yapın!
Buraya lütfen isminizi girin.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.